2012 yılında piyasaya çıkan 4.nesil Clio ilk çıktığı dönemde tasarımıyla çok ses getirmişti. Laurens Van Der Acker’in ellerinden çıkan otomobil o günden bu yana güncelliğini yitirmedi. Bunun farkında olan Renault, tasarımda ciddi değişimlere gitmeyerek 2016 yılının son aylarında Clio’ya ufak bir makyaj operasyonu uyguladı.
Clio’nun dışında yaşadığı değişimler yenilenen ön tampon, farların içine alınan gündüz ledleri, yeni stop grafikleri, yeni renk ve jant seçenekleri.
İç Mekan
Clio’nun içi farklı bir tasarıma sahip. Piano black kaplı tek parça ön konsol derli toplu görünüyor. Sade ama şık bir görüntüye sahip. Havalandırma ızgaralarının etrafındaki kırmızı detaylar iç mekana renk katmış. Konsolun üst kısımlarında fazla yumuşak olmayan bir malzeme kullanılmış. B segmentinde tamamen sert plastik sunan başka modeller olduğunu düşününce bu duruma kötü diyemem. Kapılardaki kol dayama ve onun iç kısımlarında kullanılan yumuşak malzeme içerideki kalite hissini arttırmış. Alt kısımlarda ve kapı üstlerinde ise tamamen sert plastik kullanılmış.
Ön konsoldaki malzemenin dokusu güzel.
Müzik sistemi için kontrol düğmelerine direksiyon üzerinde yer verilmemiş. Bir Renault klasiği olarak direksiyonun arkasındaki küçük bir koldan müzik sistemine müdahale ediyorsunuz. Direksiyonun üstünde hız sabitlemenin hızı arttırma-azaltma ve hafıza-iptal düğmeleri yer alıyor. Ancak hız sabitleme ve sınırlamanın açma-kapama düğmesinin orta konsolda el freninin orada yer alması çok mantıksız. Yolda giderken o düğmeye basmak biraz zor oluyor.
Kapı içi gözlerin boyutu sınıfı için yeterli. Vitesin önündeki eşya gözünde SD kart, AUX ve USB girişleri yer alıyor. Orta konsoldaki oyuklar fazla büyük değiller ancak işinizi görüyorlar. Kolçak, sürücü koltuğuna sabit. Yukarı-aşağı ayarlanabiliyor. Kolçağın içindeki eşya gözü oldukça küçük. Ancak içi kumaşla kaplı olduğu için içine bir şey koyduğunuzda ses yapmayacaktır.
Arka kısımda diz-baş mesafesi sınıfının sınırlarında. Baş mesafesi olarak maksimum 1.83-1.84 boyunda birileri oturabilir.
Bagaj hacmi: 300 lt
R-Link multimedya ekranını beğendim. Aynı sistem olmasına rağmen makyaj öncesi modelin dokunmatiği biraz geç algılıyordu. Ancak o sorun düzeltilmiş, yeni modelde dokunmatik hassasiyeti gayet yeterli. Ekranın çözünürlüğü fena sayılmaz. Bu sistemin uygulamalar kısmında sizi güzel bir sürpriz bekliyor. R-Sound Effect… Bu sisteme BA-YIL-DIM. Sistem ekrandan seçtiğiniz aracın sesini sizin aracınızın motor devrine göre hoparlörlerden aracın içine veriyor. Dizel bir Clio’da V6 sesiyle dolaşmak kesinlikle çok eğlenceli 😀 Örnek video;
Müzik sisteminin ses kalitesi bluetoothta yeterli ancak radyo dinlerken biraz zayıf kalıyor.
Led farları beğendim. Özellikle uzunların aydınlatma menzili çok başarılı.
Clio’nun yalıtımına gelirsek, yol sesi yalıtımı fena değil. Motorun sesi rölantide içeriye biraz fazla yansıyor. Rüzgar sesi yalıtımı zayıf. 90 km/h’den itibaren aynalardan rüzgar sesleri ıslık şeklinde gelmeye başlıyor.
Motor & Şanzıman
Clio’nun kaputunun altındaki 1.5 litrelik dCi dizel motor Mercedes’ten tutun Dacia’ya kadar birçok markada kullanılan; sağlamlığı, performansı ve az yakmasıyla kendini kanıtlamış bir motor. Biraz gürültülü çalışması dışında herhangi bir sıkıntısı olmayan motorun 90 hp’lik gücü ve 220 nm’lik torku Clio’ya son derece yeterli ve atak bir karakter kazandırıyor. Alt devirler son derece dolu olduğu için üst devirlere çıkmaya pek gerek kalmıyor. Tüketim konusunda zaten diyecek bir şey yok. dCi bu konuda rakipsiz. Şehir içi normal kullanımlarda fazla trafik yoksa 5.5-5.8 lt/100 km arası değerlerle gezebiliyorsunuz. ECO modu açarak bu değerleri %10 civarı düşürmeniz mümkün. EDC çift kavramalı 6 ileri şanzıman da fena değil. Bazen kalkışlarda yarım debriyaj yapıyormuş gibi hissettirse de yeterince hızlı geçişleriyle bu durumu affettirebiliyor.
Sürüş & Yol Tutuş
205/45/17 Michelin Primacy 3 lastikler üzerinde yürüyen Clio’nun yol tutuşu eğlenceli bir karaktere sahip. Virajlarda zorladığımda önden kaymaya karşı oldukça dirençli olduğunu gördüm. Limitlere yaklaştıkça hafif hafif arkasını bırakan Clio’nun şasi karakteri güvenli ve eğlenceli. Başta belirttiğim gibi 17 inçlik jantlara sahip Clio ince yanaklı lastiklerine rağmen ülkemiz yolları için normal sayılabilecek çukurları yeteri kadar emebiliyor. Ancak bazen kısa darbelerde arka tarafan süspansiyon sesleri geliyor. Genel anlamda sert bir otomobil olan Clio’nun segmenti düşünülünce süspansiyon konforu yeterli.
Sonuç, Clio’nun aslında (göreceli olarak) tasarım haricinde bir başka konuda öne çıkan ve diğerlerinden farklılaşan bir yanı yok. Ancak birçok disiplinde yeterli seviyeyi yakalayabilmesi, iyi ikinci el piyasası, Renault’nun geniş servis ağı, uygun fiyatlı yedek parça, modern ve ekonomik motor seçenekleri gibi avantajları bu zamana kadar iyi satış adetlerine ulaşmasını açıklar nitelikte.
Test aracımın fiyatı: 82.500 TL
Özetle;
Helal olsun dedirten yönleri: Motor, yakıt ekonomisi, yol tutuş, R-Sound Effect, farlar, koltuklar
Orta halli dedirten yönleri: Bagaj hacmi, dokunmatik ekran, konfor, şanzıman, malzeme kalitesi
Pek olmamış dedirten yönleri: Yalıtım, bazı kısımlardaki işçilik