Ülkemizde 80’li ve 90’lı yıllarda bir otomobili hem iş hem de aile otomobili olarak kullanacakların tercihi genelde, Toros-Kartal gibi yerli stationlar oluyordu. Daha sonra hayatımıza LCV yani hafif ticari araç kavramı girdi. Bu segmentte yer alan Doblo ve Kangoo vb. araçlar hem panelvan hem de binek tipi koltuklu modelleriyle oldukça fazla tercih edildiler ve bu yerli stationların geleneğini sürdürdüler.
Ülkemizde özellikle Doblo’nun satış grafiklerinde daima üst sıralarda yer aldığı ticari araç rekabetine, 2008 yılında “Bursalı Üçüzler” olarak tanıtılan Fiat Fiorino, Citroen Nemo ve Peugeot Bipper katıldı. Bu araçlar segmentin bilinen modelleri Doblo, Kangoo, Partner, Caddy gibi araçlara göre daha kompakt yapıları ve daha uygun fiyatları sayesinde başarılı satış rakamlarına ulaştılar. Sonunda üçüzlerin o günden bu yana gelen başarısından pay almak isteyen ilk marka Ford oldu. Ve bugünkü test konuğum Courier’i 2014 yılında piyasaya sürdü.
Tourneo Courier, Ford’un Fiesta ve B-Max’te de kullandığı global B-segmenti platformu üstüne yapılmış bir otomobil. Özellikle iç mekanda bu iki otomobille akrabalığını fazlasıyla hissediyorsunuz.
Courier’la ilgili ilk dikkatimi çeken detay, sürüş pozisyonu. Genelde hafif ticarilerde sandalyede oturuyormuş gibi bir oturma pozisyonu vardır fakat Courier’da sürüş pozisyonu binek otomobillere çok daha yakın. Direksiyon simidi de ele güzel oturuyor. Üzerindeki düğmeler kaliteli hissettiriyor. İç mekandaki malzemeler bir ticari araçtan bekleneceği üzere oldukça sert. Fakat bu yanlış bir tercih değil sonuçta bu bir hafif ticari araç, malzemelerin dayanıklı olması gerekiyor.
Müzik sistemindeki fazla tuş sayısı başta karmaşık görünse de kullanımı zor değil, kısa sürede alışıyorsunuz. Müzik sisteminin kalitesi Bluetooth’ta son derece yeterli fakat radyoda vasat.
Titanium ve Titanium Plus donanımda sunulan bu ekrandan otomobille ilgili birçok ayarı yapabiliyorsunuz. Ancak çalışma hızı bazı durumlarda yavaş kalıyor.
Torpido gözü hacim olarak ortalama bir seviyede, vitesin arkasındaki iki adet bardaklık ve onların arkasında yer alan büyük eşya gözü işinizi fazlasıyla görüyor. Kapı içi ceplerin de hacmi büyük. Birçok hafif ticaride sunulan meşhur tavan rafı Tourneo Courier’da da bulunuyor. Yolcu koltuğunun altında çekmece, arka sürgülü kapıların üstünde bardaklık ve kol dayama mevcut.
Göstergeler Fiesta ve B-Max’ten tanıdık.
Arka koltukları yatırınca bagaj hacmi 1656 litreye çıkıyor. Koltuk arkası sehpalar MPV’lerden alışık olduğumuz güzel bir özellik.
Courier şehir içinde sessiz. Motor sesi ve yol sesi yalıtımı başarılı. Fakat 100 km hızdan sonra yüksek tavandan dolayı kabine sızan rüzgar sesi oldukça artıyor.
Arka camlar tamamen açılmıyor. A-segmenti bazı otomobillerdeki gibi dışarıya doğru birkaç santim aralanıyor. Boyut anlamında rakibi Fiorino da elektrikli arka camları sunmuyor fakat fiyat olarak neredeyse eşdeğer olan Doblo ve Kangoo’da sunulan elektrikli açılır arka camlar, Courier’da opsiyon olarak bile bulunmuyor.
MOTOR & ŞANZIMAN
Test aracımda 95 hp güç ve 215 Nm torka sahip 1.6 TDCİ dizel motor yer alıyor. Uzun ayarlanmış şanzıman oranları yüzünden Courier oldukça ağırkanlı. Arkası yüklü değilken çok sıkıntı yok, ancak yüklü kullanımlarda ve rampalarda (hele birde klima açıksa) aracın çekişi yetersiz kalabiliyor.
5 ileri şanzımanın vites geçişleri çok başarılı. Yolları net, geçişleri çok güzel bir şekilde ayarlanmış. Çok beğendim. – Keşke 6 ileri olsaymış.-
Courier şehir içinde fazla ekonomik bir şekilde kullanmasanız bile 6-6.5 lt arası yakıt tüketiyor. Şehir dışında 4 lt civarı tüketim rakamları görebilirsiniz.
Süspansiyonlar oldukça kaliteli. Şehir içinde darbe geçişlerinde kesinlikle süspansiyonlardan rahatsız edici “bam güm,tak tuk” vb. sesler gelmiyor. Çok yumuşak bir araba değil fakat ticari standartlarına göre oldukça konforlu ve başarılı süspansiyonlara sahip.
Arka frenler kampana olmasına rağmen, otomobilin durma gücü beni oldukça şaşırttı. Frenler beklediğimden daha iyiydi.
Courier’ın yol tutuşu son derece başarılı. Ford yıllardır sınıfının en iyi sürüş dinamiklerine sahip arabalarını üretir. Courier’da bunlardan biri. Otomobilin sürüşü ve yol tutuşu neredeyse bir binek otomobilden farksız. (Hatta bazı bineklerden daha iyi 😀 ) Virajlarda stabil ve güvenli. Hafif ticariler içinde Courier’ın yol tutuşu için sınıfının en iyisi diyebilirim.
Titanium donanımlı Tourneo Courier 56.480 TL, Titanium Plus donanımlı Tourneo Courier ise 59.435 TL. (Kamyonet ruhsatlı hali, her yıl muayeneye giren) Bu fiyata bu otomobil sundukları karşısında tam bir fiyat/performans ürünü. Ancak aynı otomobili binek ruhsatlı olarak almak isterseniz binen ekstra vergi yükü yüzünden fiyatı yaklaşık 17 bin TL artıyor.
Courier, Fiorino rakibi olarak yaratılmış olsa da Doblo, Kangoo, Berlingo, Partner gibi otomobillerden bile (boyut farkını saymazsak) bazı yönlerden daha iyi ve üzerinde daha çok çalışılmış bir otomobil.
Özetle;
Helal olsun dedirten yönleri: Süspansiyonların darbe emişi, yol tutuş, konfor, vites geçişleri
Orta halli dedirten yönleri: Müzik sistemi, frenler, bagaj hacmi, multimedya, fiyat, sesli komut sistemi
Pek olmamış dedirten yönleri: Performans, arka camlar, eşya gözleri
