Bundan yaklaşık 3-4 ay önceydi. Haber sitesinin birinde gezerken; gördüğüm bir haber fazlasıyla dikkatimi çekip, istemsizce sırıtmama sebep olmuştu. Çünkü haberde İzmir’e otomobil müzesi açılacağı yazıyordu. Üstelik müzenin Özgörkey grubu tarafından açılacağı ve koleksiyonlarındaki otomobillerin yer alacağı yazıyordu. Koleksiyonlarındaki bazı otomobillerin fotoğraflarını internette görmüştüm ve M3 GTS, Ferrari Dino gibi otomobillerin müzede yer alacağını düşünmek beni fazlasıyla heyecanlandırmıştı.
Açılış döneminde gidemeğim bu saklı cenneti geçen hafta arkadaşım Bora ile birlikte ziyaret ettim. Key Museum, İzmir-Torbalı’da. Anayoldan saptığımda ilk başta tarlaların arasında ve biraz ıssız denebilecek bir yoldan gidince, “acaba yanlış yola mı girdim?” endişesine kapıldım. Fakat biraz sabredip yol boyu ilerledikten sonra tabelayı görünce bir oh çekip heyecanlanmaya başladım.
Müzeye girdiğinizde karşınıza ilk olarak danışma ve tam karşısında Benz Patent Motorwagen gibi dünyanın ilkleri çıkıyor. Orayı geçip müzeye tamamen girdikten sonra zaman benim için bir anlığına zaman durdu. Çünkü tam girişte sol tarafta ki otomobil benim için çok özel. Jaguar E-Type… Onu ilk defa görmenin heyecanını bir süre üzerimden atamadım ve ilahi hatlarına baktıkça baktım.
Bu arada fotoğraflara geçmeden belirtmek istiyorum, bize her konuda yardımcı olan, güleryüz ve misafirperverliklerini gösteren Efe Bey, Zeynep Hanım ve diğer tüm Key Museum çalışanlarına çok teşekkür ederim.
İşte o benim bebeğim, Enzo Ferrari’ye bile dünyanın en güzel otomobili olduğunu söyleten otomobil:
Jaguar E-Type
SLS AMG’nin dedesi:
Ferrari 250 GTE
Gelelim “savaş öncesi” diye tabir edilen otomobillere. Buyrun…
Tabikide ilk sırada o var…